TOHUM FIKIRLER etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
TOHUM FIKIRLER etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Ekim 2019 Çarşamba

Benim Komşum bir Melek

Yazı başlığında bir grup kurduk bu hafta kendi mahallemde muhtarımız ve bir kaç dost ile.

Eskinin sadaka taşının yeni versiyonu olacak bu grup.

Muhtarımıza ihtiyaç sahipleri illaki durumlarını iletiyor. Ya da bu alanı açıyor olacağız mahallemizde.



Biz kişileri bilmeyeceğiz.

Muhtarımız örneğin 40 yaşında kadın giysi ihtiyacı var, 10 yaşında çocuk okul kitabı ihtiyacı var gibi gruba ihtiyaçları iletecek.

Mahalleli olarak imece usulü bu ihtiyacı karşılayacağız el birliği ile.

Hani hatırlarsınız bir baba oğluna okul için istenen pantolonu alamadığında canına kıymıştı.

İçim acımış gözümden yaş gelmiş insanlığımdan utanmıştım.

Geçen sene idi. Ve mahallemde olsa böyle bir durum ömür boyu vicdan azabı çekerim diye düşündüğümü hatırlıyorum.

Sevgili Gamze ile hayalini kurmuştuk böyle bir gubun geçen sonbahar. Muhtarımız Aliye Hanım da sevdi fikiri ve grubu kurduk.

Umarım kimsenin ihtiyacı olmaz . Fakat ihtiyaç halinde biz bizim için burada olacağız...

Hayır kurumlarında çalışmak çok değerli ve mutlaka devam etmeli bu çalışmalar.

Zor günler yaşıyoruz gerçekten. Bir birimiz için dayanışma birlik olmak zamanı.

Uzaklara gitmeden herkes kendi komşusuna mahallesine dokunabilse ne güzel olur insan ilişkileri değil mi?

Toplumsal barış adına bir tohum daha yeşermek üzere ekildi yaşamın yüreğine...

Belki siz de kendi mahallenizde bir tohum ekersiniz bu sonbahar?

Sevgilerimle,









xxxx




4 Kasım 2015 Çarşamba

Tohum Fikir 3 / Yaşlı ve Genç Bir Arada

Yurtdışında başarılı uygulamaları yapılmış bir uygulama bu.

Yaşlılar ve küçük çocukların bir arada bulunduğu alanlar yaratılması. Hatta gençler!

Ortak sosyal alanlara sahip yaşlı evi ve anaokulu gibi düşünebilirsiniz.

Yaşlıların daha bir neşelendiği yiyecek ve ilaçlarını daha düzenli aldığı hayata daha bir bağlandığı gözemlenmiş. Kendilerinin halen verebildiğini ya da miniklerin hayatlarına dokunabildiklerini  görmek eminim son derece olumlu duygu birikimine neden oluyordur. Küçük çocuklar için ise büyük bir şefkat  merhamet ve verme deneyimi.

Çeşitli konularda terapi gören gençler için dahi son derece dönüştürücü bir deneyim olabileceğini düşünüyorum.

Ülkem için de son derece yapıcı besleyici sonuçları olabilir gerçekten.

Her semtte böyle mekanlar kurulsa. Semtin yaşlıları ve minikleri/gençleri bir arada birbirlerinin yaşamlarına dokunsa. Bakım evi ya da bakıcı sorunlarına kısmen de olsa etkili bir çözüm olmuş olur hem.

Derin yaşlılıkta en önemli konunun çevre ile iletişim içinde olmanın ve bilgi alımının devam ediyor olması olduğunu anlıyorum.

Neden olmasın?








22 Ekim 2015 Perşembe

Tohum Fikir 2 / Adım Atan Türkiye


Büyük şehirlerde trafikte geçiyor insanların ömürleri. Sağlıklı bir yaşam için spora pek vakit kalmıyor. Evet ama işe gelirken giderken metro ve diğer merdivenleri çıksak biraz da olsa yaşamımıza hareket katmış olmaz mıyız?

İşte bunu bazı ülkelerde insanların merdivenleri kullanmalarını motive etmek üzere yaratıcı fikirlerle çözmüşler.

Belediyelerimize  bu tarz piyano merdivenleri yaşama geçirmelerini öneriyoruz.

Toplum hem ruhsal sağlığı hem de fiziksel sağlığı olumlu etkilenecek ve sağlık giderleri azalacaktır.

Daha çok adım, daha sağlıklı yaşam dileğimizle...






x

6 Ekim 2015 Salı

Tohum Fikir 1 / Yeşil Türkiye Projesi

Çocukların yaşadığı bir çok psikolojik sorunlar hatta matemati te zorlanmalarının Doğa yoksunluğu Sendromu ile bağlı olduğunu düşünüyorum. Matematik kısmı bana ait ama Amerika 'lı bir çok psikolog bu görüşte ve böyle bir tanı var artık yaşamımızda.

Toprağımız inanılmaz zayıflamış. Muazzam erezyon nedeni ile tarım yapılacak kaliteli toprak çok azalmış. Çok değil 10 sene içinde ciddi sıkıntılar kapımıza gelebilir.

Malum doğal tarım ile üretilmemiş gıdaların sağlığımıza nelere mal olduğu.

Ağaçsız şehirlerde solunum yolları ve diğer bir çok fiziksel ruhsal sorunlar...

Bunları zaten biliyorsunuz.

Peki ne yapmalı?

Bir kaç önerim olacak. Okudum bazı yazılardan ilham alarak paylaşıyorum:) Bunlardan çok daha harika öneriler projeler çıkacaktır. İlham olması dileğiyle...

EĞİTİM BAKANLIĞI/ÇALIŞMA BAKANLIĞI

Eğitim Bakanlığı kanalı ile tüm ilk orta öğretimde Bahçecilik derslerine yeniden başlanması.  
Kompost (evsel atıklarla zenginleştirilmiş toprak) yapımı ile tüm ülkede toprağın çocuklar ve gençler aracılığı ile zenginleştirilmesinin sağlanması. Evsel atıklar toprağa gömüleceğinden belediyelerin çöp yükü de azalmış olur.  Ödüllü kampanyalar ve benzeri etkinlikler olabilir. Senede bir gün KOMPOST GÜNÜ olarak okullarda kutlanabilir. Ya da TOHUM GÜNÜ...Okullarda tohum , ekim, doğal döngü , yağmur hasatı gibi temel bilgiler öğrencilere verilir. Kadim bilgilerin nesilden nesile aktarımı gerçekleşmiş olur. Hatta hafif izcilik konuları da eklenebilir. Her çocuk doğa da tek başına nasıl var olabileceğini öğrenir. El oğlu bunu eğlence ya da fantezi olsun diye yapmıyor. Vatandaşlarının olası bir krizde kendisini besleyebilecek donanıma sahip olması için yapıyor. Hatta geçenlerde Rusya halkına arazi dağıtmaya başladı. Bu şu demek. Ben artık gıdanızın garantisi olamam diyor devlet. Kendin ek kendin ye devri başlıyor olabilir...


Yurtdışında bu tarz derslerin sonucunda öğrencilerin daha sağlıklı gıdaları tercih ederek daha sağlıklı beslendikleri gözlemlenmiş. Doğa ile bağları yeniden tesis edilen gençlerin uyuşturucu ve diğer alışkanlıklardan daha kolaylıkla kurtulduğu raporlanıyor.

Eğitmen açığı da ziraat mezunu bir çok gencimiz ile kapatılabilir. Tüm ülkede açılacak BAHÇECİLİK  dersi için  ziraat fakültesi mezunu arkadaşlar görev alabilir. Her ilde üniversitelerle birlikte bu arkadaşlar ortak projeler oluşturabilir. Bu arkadaşlar aracılığı ile KENT BAHÇELERİ için yerel yönetimlerle koordineli bir seferberlik ilan edilebilir.

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

Malum mültecilerin durumu hepimizin içini yakıyor. Hukuksal süreci bilemiyorum ve fakat eğer burada kalma durumları olacaksa terk edilmiş köylere yerleştirilip tarım/havancılık eğitimleri verilebilir. İnsan onuruna yakışır şekilde yaşıyabilmeleri ve toplumun tümüne fayda sağlıyabilecekleri bir durum yaratılmış olur.

AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR  BAKANLIĞI

Sokaklarda yaşamak durumunda kalan  çocuklarımızı, sosyal hizmetlerdeki çocuklarımızı doğa ile bağlarını yeniden tesis edilerek kazanabiliriz.Bahçecilik eğitimleri verilebilir, doğa da kendi başlarına vakit geçirecekleri ortamlar sağlanarak içsel olarak şiflanadırılmaları sağlanabilir. Belirli projelerde sorumluluk  almalarına fırsat verilerek bir amaç ve sorumluluk dahilinde  toplumun parçası kılınabilirler.

ADALET BAKANLIĞI 

Yurtdışında mahkumların rehabilitasyonu ve yeniden topluma kazandırılmasında hapishane içinde bahçe oluşturuluyor. Kendi giderlerini karşılıyor bahçe ve hatta elde edilen gelir ile sosyal projeler destekleniyor. Doğa iyileştiriyor insanları ve dışarı çıktıklarında isterlerse bahçıvanlık yapabiliyorlar ya da kendi gıdalarını yetiştirebilecek bilgi ve donanıma sahip oluyorlar. Nette bir çok paylaşım var.



TARIM BAKANLIĞI/ÇALIŞMA BAKANLIĞI

Hindistan karar almış. Şehirlerdeki kötü hava ve işsizlik ile baş etmek için 2 Milyar ağaç dikilecek.300.000 genç iş sahibi olacak. Aşağıdaki linki inceleyebilirsiniz.

http://www.treehugger.com/environmental-policy/india-plant-2-billion-trees-along-its-highways.html




Müthiş yaratıcı bir proje değil mi? İşte her zaman niyet önemli! Her şey mümkün ve her şekilde kaynak var.

Biz de iki bakanlık aracılığı ile böyle bir seferberlik yapabiliriz. İşsiz sokaklarda amaçsız dolaşan kim olduğunu neden burada olduğunu sorgulayan bir çok gence ufuk açmış rehberlik etmiş oluruz.

Aslında tüm bu finansal krizler, nükleer kazalar, doğal afetler, savaşlar bize tek bir şey söylüyor.

Yeryüzünde bozulan dengenin yeniden yapılandırılması için daha çok ağaç ekmeli , daha çok insanı doğa ile bağlantısını yeniden tesis etmeliyiz.

Çok zaman yok üstelik!

Bu sabah uyanırken sadece 10 sene var ve ağaç dikmeliyiz hissi ile uyandım. 10 seneyi ben bildiğimiz anlamda dünya için 10 sene olarak algılıyorum. 

Ülkemizde son yıllarda yaşananlara bakarsak bu önerilerin pek bir karşılık bulamıyacağını düşünebilirsiniz.

Ancak şunu hatırlatmak isterim devlet kurumlarına da . Bugün bu adımı atamazsak yarın fiziksel ve ruhsal yaşanan sağlık sorunları nedeniyle ülke bütçesini tutturmanız mümkün olmaz. Daha hastalıklı ve fakir bir toplum oluruz ki kimse size inanmaz...Hatta eğer bilim insanlarının öngörüleri gerçekleşirse seçim yapılacak ülke oy verecek seçmen bile kalmayabilir.

Elbette bu bir seçim! Çok sevdiğim bir sözdür...Bir şey çözülmüyorsa çözülmesi istenmediğindendir

1 Kasım 'da yapılacak seçim geleceğimiz için çok önemli gerçekten. Seçim bildirgelerinde ben şahsen Yeşil Türkiye vizyonunu arayacağım.

Huzur barış bolluk dostluk sevgi sağlık üzerimize olsun.

Sevgiyle