12 Su Damlasının orijinal öykülerini yaklaşık 25 sene önce dinlediğim bir meditasyon kasetinde duymuştum. Bu öyküleri aşağıdaki gibi bir öykü şeklinde yeniden kurguladım ve Büyüklere Denizkızı Masalları isimli öykü kitabımda yayınladım.
Ve işte o öyküm...
Bir varmış bir yokmuş gibi başlamayacağız bu sefer. Hep var olan bir yer ve zamanda geçiyor öykümüz.
Küçük bir çocuk hayal edin , deniz kenarına oturmuş ağlıyormuş. Kendini çok yalnız hissediyor ve hiç sevilmediğini düşünüyormuş. Kocaman dünyada mini minnacık , değersiz görüyormuş kendini ve korkuyormuş.
Gözyaşlarından bir damla denize düşmüş. Biraz sonra bir ses duymuş.. ‘Merhaba küçük çocuk ‘’ .
Etrafına bakmış çocuk ve hiç kimseyi görememiş. Sesi tekrar duymuş. ‘’Merhaba ben buradayım .’’
O sırada denize bakmış çocuk ve kendisi ile konuşanın mavi renkli bir denizkızı olduğunu anlamış.
Çok şaşırmış ve gülümsemiş çocuk.
Denizkızı ‘’ Senin ile arkadaş olabilir miyiz ? ‘’ demiş. Çocuk başını sallamış , üzgün üzgün.
Denizkızı tekrar konuşmuş ve ‘’ Neden ağlıyorsun küçük çocuk bana anlatmak ister misin?’’ demiş.
Çocuk başını kaldırmadan konuşmaya başlamış. ‘’ Kendimi çok yalnız hissediyorum. Kimse beni sevmiyor,dinlemiyor, oynamıyor. Ben var mıyım yok mu yum kimsenin umurunda değil. Başarısız olup ailemi hayal kırıklığına uğratmaktan korkuyorum. Her şey çok korkutucu.’’ demiş.
Mavi Denizkızı gülümsemiş şefkatle ve çocuğa derin bir sevgi hisettiğinden yüzü daha bir parıldamış .
‘’Sana 12 su damlacığının öyküsünü anlatmamı ister misin ? demiş.
Çocuk yine başını sallamış ve denizkızı başlamış anlatmaya.
Bir zamanlar bir öğrenci varmış. Bir gün öğretmenine bir soru sormuş. ‘’Beni etrafımda var olanlardan ayıran nedir?’’ demiş. Öğretmen , ‘’Sadece sen değilsin bu soruyu soran , bir çokları var demiş.'' ‘’Sana 12 su damlacığının kısa hikayesini anlatacağım. Bu hikayeleri tekrar tekrar okumalısın . Onların anlamlarını içine yerleştirene kadar , bu hikayeler üzerinde derin derin düşünmeye devam etmelisin . Sonra da onların her biri senin içinde harika bir esere dönüşene kadar , onları yansıtmaya devam etmelisin’’demiş.
1. Hikaye
Bir zamanlar okyanusta bir su damlacığı varmış. Bu su damlacığı okyanusun var olmadığı konusunda çok ısrar edermiş. Bu tıpki evrenin içinde yaşayıp , kendi evrensel varlığını red eden insanların durumu ile aynı bir durummuş.
2. Hikaye
Okyanusun ortasında su damlacığı ‘Ben özgür olmak istiyorum’ demiş. Okyanus şefkatli imiş ve su damlacığını su yüzeyine yükseltmiş. ‘Ben özgür olmak istiyorum’ diye tekrar ağlamış su damlacığı . Güneş bu ağlayışı duymuş ve su damlacığını bulutların içine almış. ‘Ben özgür olmak istiyorum’ demiş. tekrar su damlacığı ve bulut su damlacığını serbest bırakmış. Su damlacığı tekrar okyanusa geri dönmüş.
3. Hikaye
Akıllı bir su damlacığı sadece akıllı bir su damlacığıdır. Fakat okyanusun kendisi değildir.
4. Hikaye
Okyanusun içindeki su damlacığı, ‘’Okyanustaki tüm su damlacıklarının hiç bir değeri yok’’ demiş.
5. Hikaye
Okyanusun içindeki su damlacığı , ‘’Kesinlikle hiç şüphem yok ki ben okyanustan çok daha önemliyim’’ demiş.
6. Hikaye
‘’Ben hiçbir zaman okyanusa ulaşamayacağım ‘’ demiş okyanusun içindeki su damlacığı.
7.Hikaye
‘’Okyanus kimin umurunda’’ demiş okyanusun içindeki su damlacığı.
8.Hikaye
Kaderine üzülen bir su damlacığı varmış okyanusun ortasında ve ancak okyanus hakkında hiçbir şey öğrenmek istemeyen.
9. Hikaye
Okyanusun ortasındaki su damlacığı diğer tüm su damlacıklarını okyanusu ele geçirmek üzere birleşmeye çağırmış.
10. Hikaye
Okyanusun ortasındaki su damlacığı, diğer su damlacıklarına ,’’Bugünkü pozisyonuma dayanarak sizleri okyanustan ayırıyorum’’ demiş.
11. Hikaye
Okyanus, su damlacığına’’ Seni çok seviyorum ‘’demiş. Ama su damlacığı bunu duymamış çünki başka bir su damlacığına aşıkmış.
12. Hikaye
Su damlacığı ‘’Ben diğer tüm su damlacıklarını sevgi ile kucaklarsam okyanus olurum’’ demiş. Tek tek su damlacıklarını sevgi ile kucaklamış. Ancak tek bir su damlacığı ona zarar vermek istiyormuş ve tüm sevgisine rağmen ,bu su damlacığını affedemediği ve kucaklayamadığı için , okyanus olamamış bu su damlacığı.
Öğrenci öğretmenine yakınlaşmış merakla ve bir soru daha sormuş.
‘’Peki bir su damlacığı okyanus olursa ne olur?’’ demiş.
Öğretmen son hikayesini anlatmış.
Bir zamanlar okyanusun huzurunu ve derinliğini arayan bir su damlacığı varmış. Su damlacığının yüreği sevgi ve affedicilik dolu imiş. Ansızın Okyanus ona ‘Sen ve Ben biriz’’ demiş.. Okyanus kollarını açmış ve su damlacığına sarılmış. O an da okyanusu okyanus yapan her şey su damlacığının olmuş. Su damlacığı o anda okyanusun dinginliği olmuş. Okyanusun sınırlarına kadar genişlemiş ve okyanusun derinliği yeryüzünün kurtuluşu olmuş.
‘’Okyanus onu sevenler için kutsama ile doludur. Onu arzulayan herkesi içine alır. ‘’ demiş öğretmen şefkatli gözleri ile gülümseyerek.
‘’Peki su damlacığı çok kirlenir ise ne olur’’ diye sormuş öğrenci.
Öğretmen kocaman bir kahkaha atmış. ‘’Bir su damlası asla okyanusun temizliyemi,eyeceği kadar kirlenemez ‘’demiş.
İşte demiş denizkızı küçük çocuğa,’’ Aslında sen de evrenin bir parçasısın. Tıpkı bir su damlacığının okyanusun ayrılmaz parçası olduğu gibi. Senin yüreğinde de bir su damlacığı var.
Sen ,ben ,ağaçlar hayvanlar tüm gördüğün ve çevrende olan her şey birer su damlacığıyız. Hepimiz bir araya gelip gördüğün her şeyi , bütünü yani evreni oluşturuyoruz.Hatırla, bir tek su damlacığı eksik olduğunda okyanus, okyanus olamıyordu.
İşte tıpkı bunun gibi , sen çok değerlisin , önemlisin. Sen olmaz isen evren tam olamaz. Eksik kalır. Senden bir tane daha yok koca evrende . Bütün bitkiler hayvanlar su toprak hava gördüğün her şey ile aslında kardeşsin ve bütünün bir parçasısın.
Sen ne kadar değerli isen onlar da o kadar değerli.
Tüm var olan seni çok seviyor. Senin iyiliğini istiyorlar. Değişerek dönüşerek gelişmeni istiyorlar. Sen belki onların seslerini duyamıyorsun ama, onlar hep sana yardımcı olmak yol göstermek için içindeki su damlacığı ile konuşuyorlar.
Hiç bir şeyden korkma çocuk. İnsanlara ve yaşama güven. Korkular senin dünyaya vereceğin armağanlarının yolunu kapayan engellerdir sadece. Suya anlat ve bırak korkularını. Su, seni yıkar ve yükseltir.
Var olan gördüğün her şeyin bir parçası olduğunu bildiğinde tüm korkuların gereksiz olduğunu göreceksin. Ayrıca kendine güven duyacaksın. Sen bütünün parçasısın ve yapmak istediğin her şey bütünün yararına olacak ve sen bunu başaracaksın. Ben sana güveniyorum ve inanıyorum.
Sen doğada gördüğün her canlıya suya toprağa havaya özetle tüm varolana , sevgi ve saygı duyduğunda, aslında kendini sevmiş ve saymış olursun.
İçindeki su ile dışındaki su bir aslında. Su sınır tanımaz . Dışarıdaki su ne kadar saf ve çok ise bunun senin içindeki suya yararı vardır.
Sana bir sır vereceğim. Su yeryüzünde yaşamın sırrını taşıyor. Su olmaz ise yaşam olmaz. Onu sevmeli ve saygı göstermeliyiz.Su ,seninle tüm sırlarını paylaşmaya ve sana yol göstermeye hazır. Sadece buna inanman ve izin vermen yeterli.
Bil ki istesen de yalnız olamazsın. Bizler hep seninleyiz ve seni seviyoruz.’’
Çocuk gülümsemiş gözleri ışıl ışıl.
Mavi Denizkızı ‘’Şimdi bana bir söz ver ‘’ demiş.
‘’Herhangi bir deniz ya da su kenarından geçtiğinde , suya seslenmeni ve suya , ‘’İyi ki varsın su , seni seviyorum ve şükranlarımı sunuyorum ’’ demeni istiyorum ‘’demiş.
Çocuk söz vermiş ve tekrar geleceğim diye ayağa fırlamış. Aklına bir fikir gelmiş. Hemen eve gidecek ve tüm arkadaşlarını toplayarak ve ertesi gün deniz kenarına gelip kumsalı kirleten çöpleri toplamayı planlayacakmış. Evet mutlu imiş çocuk. Değerliymiş ve kesinlikle yalnız değilmiş. Kendini seviyor , kendine inanıyormuş. Yaşamda bir amacı varmış artık. Herkese yarar sağlayabilecek bir şeyler yapabileceğinin bilinci ve çoşkusu ile neşe içinde evinin yolunu tutmuş çocuk.
Denizkızının kocaman bir gülümseme varmış yüzünde...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder