15 Temmuz 2012 Pazar

Aynalı Odada Cem

Tophane-i Amire 'de "The Great Masters" sergisine gittik oğullarımla geçen Cumartesi...

Özellikle Leonardo Da Vinci'nin "Aynalı Oda" sını göstermek istedim onlara. Ben de pek bir merak etmiştim bu çalışmayı.

Bu sekiz yüzü olan bir ayna çokgen...İçi ayna kaplı kapalı bir kutu diyebiliriz...



Evet ...Direkt sizin duygularınıza dokunan , iç dünyanıza götüren bir çalışma bu.

Kendinizden kaçamıyorsunuz!

Basında epey bir yazı okumuştum aynalı oda ile ilgili.

Kimileri içine girmeye korkmuş, kimileri anlamsız ya da ürkütücü bulmuş. Bazıları da etkilenmiş kendilerini tüm açılardan "görmekten"... Mutluluk içinde çıkanlarda var aynalı odadan.

Bayağı bir merak etmiştim bizim neler hissedeceğimizi...

Bayağı bir kuyrukta bekledik ...

Önce küçük oğlum girdi tek başına aynalı odaya...

Ben kapı aralığından baktım ona...Önce bir inceledi kendini sağdan soldan...Sonra hemen çılgın dans hareketleri yapmaya  başladı kahkahalar atarak...

Sonra büyük oğlum girdi aynalı odaya...O da şöyle bir merakla kendini inceledikten sonra goril gibi zıplayıp sıçrayıp  çılgın hareketler yapmaya başladı...

Onların kendileri ile bu kadar eğlenmesi pek hoşuma gitti doğrusu...Ben de bayağı bir güldüm.

Sonra ben tek başıma girdim aynalı odaya...Heyecanlandım ne yalan söyliyeyim...

Çok çarpıcı bir deneyimdi gerçekten.

Bu kadar çok " ben"i bir arada görmemiştim...Bu kadar "kalabalık" olmamıştım daha önce...

Vav diyor insan...Cidden etkileyici bir andı.

Sonra hem bu kadar parçalanmış ve hem de bu kadar tek vücüt olabilmeme şaşırdım. Hem her yerde olmayı hem de tek olmayı aynı anda  deneyimleme hali...

Sonra bu Leonardo pek tekin adam değil diye düşündüm. O aydınlanmış bir ruhtu...Bilenlerdendi!

Belki de bir bildiği vardı ve bize bir şey anlatmaya çalışıyordu! Bir mesaj saklıydı bu odada..

Belki de tüm varoluş böyle bir yansımadan ibaretti...Ya da varoluş koca bir ayna idi ve herkes herşey bizim yansımamızdı...

Kim bilir?

Aslında bir anlamda oda sizinle konuşuyor diyebilirim.

Sizin milyonlarca yansımanız sizinle konuşuyor.

Yüreğiniz  sizinle konuşuyor.

Çırılçıplak kalakalıyorsunuz , kendinizle başbaşa.

360 derece bakıyorsunuz kendinize...

Yeniden tanışıyorsunuz kendinizle bir anlamda.

Ve en muhteşemi ben korkmadım tüm bu yansımalarımdan ve evet sanırım sevdim bu Funda'ları...

Malum içinde bulunduğumuz zamanlar tüm veçhelerimiz ile yüzleşme, kabul etme ve bütünlenme zamanı...Özellikle en korktuğumuz ve de yok sayıp red ettiğimiz yanlarımız, yüzlerimiz ile...

Buna tasavvufta "tevhid" dendiğini yeni öğrendim...Birlik,birlenmek anlamına geliyormuş.

Anadolu toprağında da cem toplantıları yapılır bilirsiniz...

İşte "cem" in anlamı da tevhid...Birleşmek, bütünleşmek, bir olmak!

"Gelin canlar bir olalım " der erenler yüzyıllardır bu topraklarda...

İşte aynalı oda da bir anlamda "cem" oluyorsunuz kendinizle!

Belki de Leonardo'nun mesajı da buna benzer bir mesajdı ! Ceme davet ediyordu aynalı odasını ziyaret eden her insanı...

Kim bilir ?

Oğulcuklar da ben de pek bir keyif aldık bu deneyimden...Cemi sevdik !

31 Temmuz'a kadar devam ediyor sergi...Mutlaka görülmeli, deneyimlenmeli aynalı oda!

Evet bu zamanlar  "cem olma zamanı"...

Sevgiler


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder