26 Ocak 2012 Perşembe

Benim "Sevgi Çiçeğim"

OSHO 'nun "Sevgi Ender Açan Bir Çiçektir" yazısından esinlenerek Çeşme Altınkum sahilinde oldukça serin denize girdikten sonra , ıssız kumsalda muhteşem bir gün batımı eşliğinde çizdiğim bir resim...


"Sevgi Denizindeki SevgiÇiçeği" adı resmin. Tarih Ekim 2008 ...Gerçekten büyülü bir deniz bu benim için.

Türkiye'nin tüm kumsallarını görmedim ama gördüklerimin arasında beni en çok etkileyen kumsal burası.

Ege Denizi'nin içinde tamamen bakir bir kumsal. Sazlardan ve ahşaptan yapılmış bir kaç mini cafe var sadece.

Kendinizi olabildiğince doğa ile iç içe ve özgür hissettiğiniz bir yer.

Kumsalda özgürce koşmanın ne kadar keyifli ve eğlenceli bir şey olduğunu tekrar hatırladım burada.

Umarım uzun yıllar bu şekilde kalır!

OSHO'nun yazısını da aşağıda paylaşıyorum...

Sevgi nadiren açan bir çiçektir. Sadece arada bir gerçekleşir. Milyonlarca insan sevgili oldukları yanlış inancına kapılmıştır ancak bu yalnızca onların inancı.
Sevgi nadiren açan bir çiçektir. Arada bir olur. Nadirdir çünkü ancak korkun olmadığında gerçekleşebilir, daha önce değil. Yani sevgi ancak derin ruhsallığa sahip , "dindar" birinin başına gelebilir. Seks herkes için mümkündür. Tanışıklık herkes için mümkündür. Sevgi değil.
Korkmadığın zaman saklayacak bir şeyin yoktur;ancak o zaman bütün sınırları kaldırıp açık bir insan olabilirsin. Ancak o zaman bir başka insanı kendi gönlünün derinliklerine ulaşması için davet edebilirsin. Ve unutma ; eğer birinin gönlünün derinliklerine girmesine izin verirsen, o biri de senin kendi gönlünün derinliklerine girmesine izin verecektir. GÜVEN yaratılmıştır. Sen korkmadığın zaman diğeri de korkusuz olur.
Senin sevginde her zaman korku vardı. Koca karısından korkar, kadın kocasından korkar. Sevgililer sürekli korkar. O zaman yaşanan sevgi olmaz. Yaşananlar sadece birbirine dayanan iki korku dolu insanın arasında yapılmış olan bir düzenlemedir. Kavga sömürü manipülasyon kontrol hükmetmek sahiplenmek vardır ama bu sevgi değildir.
Eğer sevginin oluşmasına izin verirsen duaya ihtiyaç kalmaz meditasyona ihtiyaç kalmaz herhangi bir kiliseye ya da tapınağa ihtiyaç kalmaz. Eğer sevebiliyorsan Tanrı'yı tamamen "unutabilirsin". Çünkü sevgi sayesinde herşeyi yaşamış olacaksın, meditasyonu, duayı, Tanrı'yı. İsa "Sevgi Tanrı'dır" derken bunu kastediyordu.
Ancak sevgi zordur. Korkunun geride bırakılması gerekir. İşin garip tarafı da bu; kaybedecek hiçbir şeyin olmamasına rağmen bu kadar korkuyor olman.
Hiç kimse sana karşı değil. Birinin sana karşı olduğunu hissetsen bile , o bile sana karşı değil. Çünkü herkes kendisiyle ilgilenmektedir, seninle değil. Korkacak bir şey yok. Cesaret...

Sevgiler

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder