12 Kasım 2015 Perşembe

Aşk Bağımlılığı

Erkeklerin İyileşmesi Yeryüzünü De İyileştirecektir isimli kitapta öğrendim bu bağımlılık türünü.



"Bu çok önemli bir kitap. Varolan sorunlarımızı tam yüreğinden yakalıyor ve bize kendimizi, ilişkilerimizi ve ortaklaşa paylaştığımız kırılgan gezegenimizi nasıl iyileştireceğimizi gösteriyor. Bu kitabı hem erkeklere hem de kadınlara tavsiye ediyorum." Gerald Jampolsky

"Sevgi Korkudan Özgürleşmektir" kitabının yazarı"Duyarlı kadınları ve erkekleri rahatsız eden temel konuları ele alıyor, buna bağımlılık, şiddet, çevre katliamı ve baba sevgisine duyulan hasret de dahil. Kadınların da ilginç ve bilgilendirici bulacağı bu kitabı herkese tavsiye ederim." Jennifer P. Schneider

Bağımlılıklar öylesine çeşitli ve çoğul ki günümüz dünyasında. Yani bir kişinin birden fazla bağımlılığı olabiliyor.

Alkol, sigara,uyuşturucu, seks, yemek, kumar TV , internet gibi bir çok bağımlılığa aşinayız biliyoruz toplum olarak.

Aşk bağımlılığı ile ilk kez karşılaşmıştım.Daha doğrusu aşağıda belirtilen davranışların bir bağımlılık belirtisi olduğunu yeni öğrendim.

Şu şekilde aktarılıyor kitapta bağımlı olanların davranışları.

"Sevdiğimiz  uzakta olduğu için geceleri uyuyamadığımızda, yalnız kalmaktan korktuğumuzda,sevgilimizin bize yeteri kadar ilgi göstermediği duygusuna kapıldığımızda,sekse olan ihtiyacımız asla tatmin edilmediğinde,bir ilişki bittiğinde ölecekmiş gibi hissettiğimizde, bir ilişkinin sonu geldiğinde karşımızdakini öldürmek istediğimizde,çoğunlukla bunları bir bağımlılığın işaretleri olarak kabul etmiyoruz. Tam tersine,kendi kendimize 'aşığım' diyoruz."

Evet konuyu kadın cinayetlerine getireceğim. Bir ilişki sona erdiğinde karşımızdakini öldürme isteği bir aşk bağımlısının duygu hali.

Tıpkı alkol uyuşturucu bağımlısı gibi bir bağımlılık bu da. Araştırdım biraz bağımlılık kavramını. Genelde "bir şeyin kişiye zarar vermesine rağmen kullanmaya devam etmektir ve alışkanlıktan ötedir"şeklinde tanımlar ile karşılaştım.

Yani fiziksel bir  maddeye olan bağımlılıklar bağımlılık olarak algılanıyor.Ve kişinin kendine vereceği zarar dahilinde değerlendiriliyor.

Zarar vermek kavramı önemli ve açılması gereken bir kavram. Davranışlarımızın doğru ve yanlışlığı kişiden kişiye toplumdan topluma değişebileceğinden, evrensel erdemli davranış kriteri kendimize ve başkalarına zarar vermeyen davranışları doğru davranış olarak kabul eder.

Bu bağlamda bağımlılık tanımında öncelikli olarak kendimize zarar verme potansiyelimizin , kendimize veya başkalarına zarar verme potansiyelimiz olarak genişletilmesi gerekmektedir. Ve değil veya olması önemli burada. Bazen kendimize zarar vermeden başkasına da zarar verebiliriz zira.

Ayrıca "bir şey" olarak özetlenen fiziksel madde tanımının da madde veya davranışlar olarak genişletilmesi gerekmektedir.

Kadın cinayetleri AŞK BAĞIMLILARI tarafından işlenmektedir. Bir alkol bağımlısı ya da uyuşturucu bağımlısı cinayet işlediğinde yasaların gereği cezaları alırken , aşk bağımlısı birinin "aşırı sevgi" nedeniyle indirim alması kabul edilemez. Hukuka, insan haklarına ve adalete aykırı tüm bu kararlar!

Bu insanlar  bağımlıdır ve derhal tedavi edilmesi gerekmektedir. Basitçe aşıkmış işte, çok sevmiş denilemez. Zararlı davranışları olan bir insandır sözkonusu. Ve sevgi diğerine zarar vermez . Asla öldürmez!

Aşk bağımlıların belirtilerini okuyunca hemen hemen herkesin Aşk Bağımlısı olma potansiyeli taşıdığını düşünüyor insan. Acil olarak toplumsal anlamda bu konuda eğitim, terapi görmeliyiz. TV dizileri çok ciddi işe yarayabilir bu konuda! Malum halihazırda Aşk Bağımlılığını yücelten ve bunu rol model olarak aktaran hikayelere aracılık yapıyorlar.

Bu konuyu düşünürken aklıma Hindistan'daki Moral Stories (Etik Hikayeleri) serisinde okuduğum bir hikaye geldi. Çocuklar için hazırlanmış çizgi hikayeler bunlar ve etik değerleri insan olmanın erdemini aktarırlar hikayelerde. Fable tarzında olanlarını  Panchatantra olarak araştırabilirsiniz netten.



Budha daha sarayda yaşadığı gençlik günlerinde bir arkadaşı ile ormana gider. Arkadaşı bir kuş vurur oku ile. Budha arkadaşını eleştirir bu davranışı nedeni ile. Kendimize ve başkalarına zarar vermemek ya işin özü. Başka kavramı da tüm canlılar olarak genişletilmiştir elbette! Kuşu alıp saraya getirir. Ona bakar ve kuş iyileşir. Arkadaşı kuşu geri ister. "O kuş benim ben vurdum / avladım o kuşu." der. Budha "Krala danışalım o karara versin der." Babasının karşısında arkadaşı olayı anlatır. Kuşunu geri istediğini söyler. Sonra sıra Budha'ya gelir. Budha "Arkadaşımın anlattıkları doğrudur. Ancak bir sorum var. Bir kuş onu öldürmek isteyene mi yoksa onu iyileştirip ona yaşamını geri  verene mi aittir?". Kral gülümser oğlunun bilgeliğine ve elbette kuş Budha'nın olur.

Kıssadan hisse...

Sevgi öldürmez!

Sevgi serbest bırakır, besler, büyütür,olgunlaştırır,yüceltir,onurlandırır ve YAŞATIR...

Ülkemdeki hukukçuların bir gün bu farkındalığa erişip insana yakışır adil kararlar verebilmesini ümit ediyorum.

Eylem zaten yanlış bir de eylemin yüceltilmesi iyice utanca boğuyor insanlığımızı...

Daha çok insan olabilmemiz dileğimle,








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder