3 Temmuz 2016 Pazar

Sünnet Çocuk İstismarıdır

En sonunda kapsamlı bir çalışmaya rastladım ve de paylaşıyorum...

Çocuklara yönelik bir "darp" eylemi olduğunu düşünüyorum sünnetin. Bazı ülkelerde kanun nezdinde de böyle kabul ediliyor üstelik.



Aşağıdaki linkten çok detaylı bilgi alabilirsiniz. Uzman görüşlerinden bir kısmını da aşağıda paylaşıyorum.

Ekteki linkte göreceğiniz üzere sünnetin eril öfkeyi beslediği anlatılıyor. Ataerkil sistem bu öfkeden güç alıyor. Hatta bu öfke ile var olabiliyor canlı tutabiliyor kendini belkide sağlıksız eril enerji. Saldırgan ve yıkıcı bir doğa ortaya çıkıyor.Burada hepimizde olabilecek olumsuz duygular  değil bahsedilen bayağı yıkıcı zorba saldırgan bir varoluş hali  anlatılan. Dünyayı da insanlığı da kemiren bu değil mi zaten?

Kim bilir dünya barışı ile sünnet arasında bir bağ vardır belki de ?

Kesinlikle her koşulda sünnetin bireysel bir seçim olduğunu ve ebeveynlerin çocukları adına böylesi bir tasarrufa hakkı olmadığını düşünüyorum! Reşit olan erkek kendisi karar vermeli sünnet olup olmayacağına...

Ve elbette genelleme de  yapmamak gerekir bu konuda...Bir bilim insanı gibi objektif olarak dinlemeli incelemeliyiz konuyu sanki...

İşte makalenin başlangıç bölümü..

"Bu güne kadar hep sünnetin faydalı olduğu, gereksiz ve ileride sorun olabilen bir deri parçasını atmaktan ibaret olduğu ve başkaca da faydaları bulunduğu yalanıyla yetiştik. Ancak gerçek bu değil!
Önce bazı Türk uzmanların görüşleriyle başlayalım…
Nil Gün (Araştırmacı Yazar, “Sünnetle İlgili Yalan ve Gerçekler” kitabının yazarı): ”Sünnetin sağlığa büyük zararları var Kesilen sadece işe yaramaz bir deri parçası değil. O kesilen parça, içinde sinir uçlarının, kan damarlarının, salgı bezlerinin bulunduğu bir mekanizma. O işe yaramaz diye kesilen deri parçasının koruyucu görevi ve cinsel işlevi var. Sünnet olduktan sonra bir çok alanda erkek zarar görüyor. 6 bin yıllık bir gelenek bu.”
Nil Gün’ün sünnet hakkındaki iddiaları, yazının devamında link’i bulunan, Sünnete Karşı Doktorlar (DOC) resmi sitesinde de aynı şekilde yer alıyor.
Dr. Haydar Dümen(Seksolog) : “Sünnet bütünüyle olumsuz bir eylemdir. Baştan sona yanlış. Çünkü, adı ister Tanrı, ister doğa olsun, evrenin süreçleri içinde bedenimizde ne bir hücremiz fazla, ne eksiktir. Bu yüzden doğa ya da Tanrı hatalı imalat yaratmaz.
Doç. Dr. Nusret Kaya (Psikiyatrist): “Bunun anlamı, “pipi kesimi korkusu”dur. Pipisinin ucundan gitmesi, çocukta değişik korkulara neden oluyor. Bu da ileriki yıllarda, “ejekülasyon pirecokcks” dedilen erken boşalmaya sebep oluyor. Erken boşalma yaşayan erkekler, kadınlarda vajinal orgazm yetersizliğine ve dişi gücüne ulaşamamasına yol açıyor.”
Ord. Prof. Op. Dr. Cemil Topuzlu (Cerrah) : “Sünnetten sonra sinir hastalıklarına tutulan çocuklar pek çoktur. Sünnetin asla faydası olmayıp, bilakis kötülüğü ve tehlikesi vardır.”
Prof. Dr. Osman Inci (Tıp Fakültesi Hastanesi Üroloji Anabilim Dali Baskani): “Sünnet erken bosalmaya sebep olur. Sünnetsiz erkegin cinsel gücü sünnetli erkeginkinden daha fazladir”
Op. Dr. İbrahim Karahan  (Cerrah) : “Sünnetle ilgili olarak sağlık yararlarının hepsi palavradır ve insanları sünnet olmaya ikna etmek için yapılmaktadır. Kesinlikle kanmayın. Sünnet sağlık açısından zararlıdır. İnsanlara sağlıklı olduğunu söyleyerek yapmak onları kandırmaktır. Erken boşalma-prematür ejakülasyon, Türkiyede yapılan çalışmada görülme sıklığı %30 dur. Penisin vajen (hazne) içinde kalma süresi ortalama 3.5 dakikadır. Normalde bu süre 10-15 dakika olmalıdır. Sünnetlilerde cinsel yaşam olumsuz etkilenir ve cinsellik sönük yaşanır.”
Kaan Göktaş (“Oldu da Bitti Maaşallah” kitabının yazarı) : “Sünnet hadım edilmenin yumuşatılmış şeklidir. Her erkek çocuk, bilinçaltında hadım edilme korkusu taşır. Çocukları sünnet ederek onların bu “hadım edilme” korkularını harekete geçiriyorsunuz. Çok önem verdikleri, yeni keşfetmeye başladıkları cinsel organlarını yaralıyorsunuz, acı çektiriyorsunuz. Erken boşalma başta olmak üzere birçok seksüel bozukluğun ve parafilinin temelinde sünnet travması yatar…Sünnetin tıbbi açıdan gerekli olduğu yalandır. Sünnet derisi insan vücudunun işlev gören, sağlıklı, yaşayan bir kısmıdır. Görevi penisi korumaktır. Bu kısmı yok ettiğiniz zaman geriye hissiz ve savunmasız bir organ kalır. Hijyen açısından gerekli olduğu yalandır, çünkü sünnet derisi kendi ürettiği mukozamsı bir sıvıyla penisi korur. Üstelik asgari hijyen koşullarının kolay ulaşılabildiği bir dünyada, “temizlik” bahanesi çok ilkel. Hastalıkları önlediği iddiası yalandır. AİDS ile sünnet arasında bağ kurmaya çalışılsa da AİDS kanla ya da vücut sıvılarıyla bulaşır, önlemenin yolu bilinçlenmekten ve korunmaktan geçer. “Sünnet olanlar ileride penis kanseri vb. hastalıklara yakalanmaz” denilir; bu da yalandır. Kanserle sünnet derisi arasında bir bağ yoktur. Üstelik önleyici tıp bu değildir… Sünneti reddediyorum çünkü ilkel bir gelenek. Ayrıca insanın vücut bütünlüğüne, rızasını almadan, geri dönüşümsüz bir biçimde zarar veriyorsunuz. Bu işlemi de sünnet olacak kişinin çocuk ya da bebek olmasını kullanarak yapıyorsunuz.Zorla, kandırarak vücudunun bir kısmını kesip atıyorsunuz. Onun vücut bütünlüğüne geri dönülemez, telafi edilemez bir zarar veriyorsunuz. Sonra da bunun adına “ana-baba hakkı” diyorsunuz. Sünnet bir çocuk hakları ihlalidir.”
Prof. Dr. George J. Boyle ( Ph. D. D. Sc.): ” Sünnetin herhangi bir insana yapılmasını tamamen adaletsiz ve insafsızca bir eylem olarak görüyorum.Çocukların sünnet edilmesine şiddetle karşı çıkıyorum. Şuan yasal olmasa dahi sünnet tamamen suçtur. Gerçekte suçtur. En sadist çocuk taciz biçimidir. Çünkü penisteki erojen dokunun kesilmesidir. Bu yapılan adalet değildir ve ele alınması gereken bir konudur. Dünya devletlerinin artık ayağa kalkmaları, medeni cesaret göstermeleri ve yapılan bu acımasızlığı konuşmaları gerekiyor. ”
Prof. Dr. George C. Denniston (M.D., M.P.H., founded Doctors Opposing Circumcision) : “Bazen doktorlar para kazanmak için ailelere tavsiye ediyorlar. Sünnet bir insanın penisindeki sağlıklı derinin yarısının başka bir insan tarafından kesilmesidir. Bunun bir çocuğa/bebeğe yapılması vahşettir. Vahşi ve zalimce bir eylemdir. Neden bu kadar sert ifadeler kullanıyorum? Çünkü sünnet kalıcı hasar verir. Kimsenin bu gereksiz prosedürü rızası olmayan birine yapmaya hakkı yoktur.”
Prof. Dr. Paul M. Fleiss (M.D., M.P.H.) : “Göz kapakları gözleri nasıl korursa, üst-deri de glansı korur. Gözkapakları olmadan gözler daha temiz olmaz, penis de üstderi olmadan daha temiz olmaz. Sünnet hijyen ve sağlık dışıdır. Sünnet normal kan dolaşımını bozar. Sünnet köreltir ve hissizleştirir.”
Dr. Thomas J. Ritter (M.D.) : “Üst deri Smegma üretir. Smegma temizdir, kirli değildir, faydalıdır ve gereklidir. Bu sıvının antibakteriyel ve antiviral özellikte oluşu penisi temiz ve sağlıklı tutar. Bütün memeliler smegma üretirler.”
Dr. Georg von Neumann : ” Peniste [Meissner cisimcikleri ] sadece sünnet derisinde ve frenulumda bulunur. Bu tür reseptörler (sünnet derisi yoluyla) vajinanın içini hissederler. Sünnetli erkekler bu çok hassas penis duyusunu kaybetmişlerdir”
Amerikan Sünnete Karşı Doktorlar (Doctors Opposing Circumcision, DOC) Birliğinin görüşleri
Halen gittikçe artan sayıda doktor rutin yenidoğan sünnetine karşıdır. Bu doktorlar kimsenin, bir başkasının cinsel vücut parçalarını zorla almaya hakkı olmadığını kabul eder. Ayrıca doktorların da, çocuklar üzerinde uygulanan bu acı verici, tıbbi açıdan gereksiz prosedürde yeralmamaları gerektiğine inanırlar.
Rutin sünnetler yalnızca Altın Kuralı ihlal etmekle kalmaz, aynı zamanda tıbbi uygulamaların temel ilkesi olan “İlk Önce Zarar Verme” ilkesini de ihlal eder. Şaşırtıcı şekilde, sünnet, A.M.A. Ahlak Kuralları’nın yedi maddesinin hepsini de ihlal eder.
Ana-Babanın doktora , ne zaman ve nasıl uygulamada bulunacağını söylediği garip uygulama tııbın başka hiçbir yerinde yoktur. *Çağdaş tıbbi etiğe göre, ana-babanın çocuklarının yararına olmayan müdahalelere izin verme yetkileri yoktur.
“Korku, acı, şekil bozma, güçten düşürme ve aşağılama insan ruhunu kırmaya çalışmanın tipik yollarıdır. Sünnet hepsini içerir.”
Geoffrey T. Falk tarafından çeşitli kaynaklardan derlenen bilgiler
https://sunnetinzararlari.wordpress.com/2015/08/19/sunnet-cok-zararli-bir-operasyondur-ve-cocuk-haklarina-aykiridir/






X

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder