6 Mayıs 2020 Çarşamba

Salgın Günlerinde LGS / YKS Sınavları ile İlgili Öneriler

Dünya'da lise ve üniversite sınavı olan tek ülke miyiz bilmiyorum? Fakat pek de fazla benzerimiz  olmayabilir.

Bu yüzden salgın nedeni ile şimdiden plan program yapmak son derece önemli. Belirli bir protokol oluşturmak. Acilen diğer ülkelerin uygulamaları  incelenmeli.

Bu sınavlar ile milyonlarca çocuk ve genç sanki okullar  açılmış gibi bir araya gelecek. Hesapladım yaklaşık 4 Milyon çocuk ve gençten bahsediyoruz burada. 

Ve aileler ile sınav gözetmenlerini düşünürsek nerede ise 10 Milyon'a yakın insan aynı gün ve saatlerde bir araya gelecek...Sonra da kendi evlerine gidecekler. Hem de tüm Türkiye'de...

Bu durumu sanki okullar Haziran sonunda  açılıyormuş gibi bir protokolle yönetmek gerekir.



Umre olayını iyi yönetememenin  acı sonuçlarını  yaşadık toplum olarak malesef. Orada 25 bin kişinin kontrolsüz dağılımı idi konu olan.

Şimdi 10 milyona yakın  insanın bir araya gelip sonra tekrar evlerine dağılmasından bahsediyoruz.

Son dakikaya bırakılacak bir durum değil bu özetle.

Bir çok çocuk genç ve aile çok tedirgin. Sınava girmemeyi bile düşünenler var.

Hem risk almak istemiyor aileler hem de sürekli tarih ve sınav şartlarının değiştirilmesi ek gerginlik yaratıyor.

Acilen yöneticilerin gerekli protokolleri oluşturup,  sınava girecek gençler ve ailelerin kendini güvende hissedeceği önerileri paylaşması gerekiyor.

Motivasyon önemli hazırlık döneminde.

Sosyal medyadan dinlediğim ve kısmen de geçen yılki deneyimimden esinlenerek  bazı önerileri paylaşacağım.

Yöneticiler için Önerilerim şöyle;

LGS sınavının çocukların okullarında yapılması kararı bana göre yanlış. Saatlerce serviste okula giden çocuklar var İstanbul'da. Bence evine en yakın okul planlanmalı. Hatta yürüme mesafesindeki okullar olabilir. Mümkün ise toplu taşıma dahi kullanılmamalı.

Aynı sorularla başarılarının ölçülmesi gerektiğinden sanırım mevcut durumda olduğu gibi  tek oturumda olmak zorunda bu sınavlar. Üç dört oturumda olsun ve bulaş riski azaltılsın deniliyor fakat teknik olarak bu zor. Ya da test edilse gençler pozitif olanlar sınava alınmayıp sonradan ek hak verilse deniliyor ki bu da teknik olarak zor. Aynı sorularla tüm katılımcıların başarısı ölçülecek  ve tercihlerine göre yerleştirmeler yapılacak.

Sınava girişte ateş ölçülmesi faydalı ve fakat kuluçka döneminde  ise virüs pek de yeterli olmayabilir.

Şöyle bir yöntem aklıma geldi. Bilim kurulu ve uzmanların bir protokol  oluşturup paylaşması gerek  bu detayları gerçekten şimdiden.

Sınav tarihinden 14 gün önce gençler ve aileleri kendilerini izole etmeli. Sınava girecek gençler kesinlikle karantina altına almalı kendini.

Sınavdan önce örneğin 7 gün , gençlere test yapılmalı. Mobil testler vardı. Her sağlık ocağındaki aile hekimi kendi bölgesindeki gençlerin evine gidip bu testi yapabilir. Testi pozitif çıkan gençlere hemen tedavi başlanabilir. 5 gün ilaç veriliyor sanırım. İlaç tedavisi sonunda tekrar test edilir ve taşıyıcı olmayan gençler sınava alınır. Halen pozitif çıkan gençler , fiziksel olarak kendini iyi hissedip sınava girmek isterse de onlara özel bir uygulama kurgulanabilir. Tek başına sınava girebileceği bir oda olabilir mesela.

Binaya girişte de ayakkabıları dezenfekte edilir, elleri dezenfekte edilir, giysileri dezenfekte edilir ve göz ağız incelenip ateş ölçülür. Çin'de çocukların bu şekilde okula giriş yaptığını gösterir videolar vardı sosyal medyada.

Bir masa değil en az ikişer masa  aralık verilebilir. Hem ön arka hem de yanlardan . Ara koruyucu paravan bölmeler yerleştirilebilir.

Sınıfların havalandırması çok önemli olacaktır bulaş riski açısından. Bunun şimdiden kontrol edilip gerekli önlemlerin alınması şart.

Maske ile mi yoksa siperlikle mi daha güvende ve rahat olurlar sınav sırasında gençler ,buna göre karar verilip şimdiden bilgilendirme yapılmalı. Maske ve siperlik tedariki için gerekli hazırlıklar yapılmalı. Belki de seçenek sunulabilir. İsteyen siperlik isteyen maske takabilir. Gözlüklü gençler var. Maske buharlaşma yapabilir. Bu husus önemli. Hatta sınavdan bir ay önce siperlik evlere gönderilebilir ki gençler o son bir ay siperlik ile uyum sağlasınlar.

Kalem silgi gibi bir kaç kez kullanımlık dezenfektan dağıtılabilir. Eldiven ile test yapmak zor olabilir. Arzu eden için de mutlaka temin edilmeli. Maske / Siperlik eldiven dezenfektan MEB ve YÖK tarafından kalem silgi gibi tesis edilmeli özetle.

Sınav günleri tüm gün olmasa da sınav saatinden iki saat önce ve iki saat sonra olmak üzere sokağa çıkma yasağı uygulanabilir. Zaten evlerdeyiz. Sadece sınava girecek gençler ve aileleri çıkar o gün. Bir de trafik stresi yaşamasınlar. Ya  da sınav için evden çıkanlar bir de  bulaş riski stresi yaşamasınlar.

Binalar giriş çıkışların da çok iyi düzenlenmesi gerek. Belki her zamankinden daha çok zaman alacaktır masalarına yerleşmeleri gençlerin. Sınavdan önce her zaman olması gerektiği saatten bir yarım saat daha erken binaya varmaları istenebilir. 2'li 3'lü alınıp yerleştirilip yine benzeri şekilde ebinadan çıkış tesis edilmeli. Geçen sene muazzam kargaşa olmuştu çıkışta LGS sınavında.

Bir de YKS sınavına girecek gençlere bu sene sınava gidecekleri binaya kadar  eşlik edebiliriz. Gençler ve bulaş riski konusunda bizler kadar farkındalığa sahip olmayabilirler.

Ne olur ne olmaz çıkışta da yanımızda dezenfektan termosta  sıcak içecek bulunduralım. Eve geldiklerinde de tüm kıyafetlerini yıkayıp banyo almalarını sağlayalım.

Tüm önlemlere rağmen eve geldiklerinde de 14 gün kendilerini karantinaya almalılar mutlaka.

Aileler için en önde gelen önerim ise evde yaptıkları denemelerde şimdiden maskeli ve hatta siperlikli çalışmalara başlamaları gençlerin. Her sefer olmasa da kendilerini rahat hissedebilecekleri sayıda denemeyi maske ve siperlikle sınav öncesi yaşamalarını öneririm.

Geçen yıl iki oğlum LGS ve YKS sınavına girmişti. Bu sene yine YKS heyecanımız var. Tekrar girmek istedi büyük oğlum sınava.

Şimdiden hepimize kolay gelsin.


Sağlıkla olalım,














xxxx

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder